- müstevli
- а
1.1) вторга́ющийся, напада́ющий; завоёвывающий, захва́тывающий2) эпидеми́ческий; распространя́ющийся2.эпиде́мия
□
-a müstevli olmak — вторга́ться, напада́ть (на какую-л. страну)
Büyük Türk-Rus Sözlük. 2014.
□
-a müstevli olmak — вторга́ться, напада́ть (на какую-л. страну)Büyük Türk-Rus Sözlük. 2014.
müstevli — sf., esk., Ar. mustevlī 1) Bir yeri istila eden, yönetimi altına alan (kimse, devlet, ordu vb.) Hatta bu iktidar sahipleri, şahsi menfaatlerini müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Atatürk 2) Salgın … Çağatay Osmanlı Sözlük
MÜSTEVLİ(YE) — İstilâ eden, ele geçiren, zapteden. Galib olan. Yayılan, her tarafı kaplayan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MARAZ-I MÜSTEVLÎ — Salgın hastalık … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
kilise — is., din b., Rum. 1) Hristiyanların ibadet etmek için toplandıkları yer Katolik kilisesinin hâkim ve müstevli çanı saat üçü vuruyor. Ö. Seyfettin 2) Hristiyanlıkla ilgili dinî kuruluş 3) Hristiyanlığın öğretilmesi, dinî işlerin yönetimi vb. ile… … Çağatay Osmanlı Sözlük
salgın — sf. 1) Kısa zamanda çevredeki insan, hayvan veya bitkilerin büyük bir bölümüne bulaşan, müstevli Salgın hastalık. 2) is. Bir hastalığın veya başka bir durumun yaygınlaşması ve birçok kimseye birden bulaşması Tifo salgını. Kumar salgını. 3) is.,… … Çağatay Osmanlı Sözlük